Blog

Arka arkaya 10 secim kazanan liderin , 11 Kez kazanmasi mumkunmu ?

 1994’ten beri değişmeyen kazanma geleneğini bakalim bu genel  secimlerdede surdurecekmi ?


Erdoğan 1976’da Beyoğlu MSP Gençlik Kolları Başkanlığı’na seçilerek başladığı siyasi kariyerinde, halkın karşısına ilk kez 1986 ara seçimlerinde milletvekili adayı olarak çıktı… Onu, 1989’da belediye başkanlığı, diğeri ise 1991’de milletvekilliği seçimleri izledi. Üçünde de seçilmeyi başaramadı. Siyasetin, ticaretin  icinde yenilmeden yenmeyi ogrenmek mumkun degil , Ta ki 1994’te İstanbul’a Belediye Başkanı adayı olup seçimi kazandığı güne kadar. Ancak, bu tarihten sonra girdiği tüm seçimleri ve taraf olduğu referandumları hep kazandı.

* 1994’te İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı oldu

.* 2002’de AK Parti’yi yüzde 34 oyla iktidara taşıdı.

* 2004’te belediye seçimlerinden yüzde 41.7’lik oyla çıkarak birinci oldu.. 

* 22 Temmuz 2007’de yüzde 47 oy alarak ikinci kez iktidar oldu

.* 2008’de Referandumdan yüzde 69.12 galip çıktı.

* 29 Mart 2009’da yapılan yerel seçimlerde yüzde 38.6 ile yine galip çıktı.

* 12 Eylül 2010 Anayasa Referandumu’ndan da yüzde 58’lik oyla galip çıktı.

* 12 Haziran 2011 Genel secimlerinde % 49 .83 oyla birinci parti oldu..



* 30 Mart 2014  Yerel secimlerinde   % 43.39 ile birinci parti oldu..


Cumhurbaskanligi secimlerinde % 51.79 ile cumhurbaskani secildi.. 

Bakalim bu genel  secimlerde gecen donemde aldigi % 49.9  lik  oy oranini muhafaza edebilecekmi ?


Genelde ihracatin dusmesi, dolarin artmasi , issizlik sorunlari, son donemlerde isci hareketlerinin artisi , guneydeki savasin getirdigi ekonomik sorunlar, sinir ticaretinin azalmasinin etkileri, satin alma gucunun artmayip, orta gelir sarmalina yakalanmasi onemli eksiler…



Muhalefetin file ile iktidar iktidar oluyorlar, ulufelerle oy aliyorlar, sandiga hile karistiriyorlar gibi mazeretlerin arkasina saklanmak yerine halktan nasil oy aliniri ogrenmeleri , tartisilacak projeler ortaya sunmasi onemli bir basaridir.. 


En onemi basari 2002 de AKP ‘yi iktidar yapan halkin meclise olan guveninin yitirilmesi ve umut olabilecek yepyeni  bir parti olmasidir, 12 yilda hep mazlumu oynayan , her seferinde uc koyunu versem gudemez bunlar diye elestiren AKP artik sorgulanan ve sapkasindan tavsan cikartan o parti yerine yeni noel babalar artik insanlara sapkadan cikartacak yeni tavsanlar sunmaktadir.. 


Halkin bir kismi  artik yeni umutlar, yeni arayislar pesinde olmasi , bu seferde birde onlari deneyelim demesi normal olacaktir.. 


Bu kadar cok secim kazanmak buyuk basari , bu kadar uzun sure iktidar kalmak buyuk basari ,her secim kazanilirken kayit disini % 3 azaltabilselerdi 10 secim sonrasinda kayit disi % 30 azalirdi, secildikleri gun % 37 ile aldiklari kayit disini ancak % 32 lere indirdiler , teknoloji bu kadar gelismisken , kayit duzeni icin VEDOP , UYAP ve bankalar agina ulasilmis herkese vatandaslik numarasi verilip , kredi skoru uygulamasina gecilmisken eger parti olarak hala kayit disinin ustune bir ekonomik model olusturup ulke gelirlerinin % 54 unu % 1 e verme konusundaki israrin bu secimlere tabiki bir etkisi olacagi kanaatini tasiyorum..


Demokrasiyi kurt acilimi olarak gorup, turbana ozgurluk , imam hatiplere ozgurluk olarak gormenin, demokrasiye gecis yolunda yargiyi bagimsiz hale getirmeyip , denetimi ehil ve ekonomik bagimsiz yapmamanin tabiki etkileride gorulebilecektir..


Ama Aralik operasyonlarindan sonra eger AKP hem yerel secimleri hemde Cumhurbaskanligi secimlerini cok buyuk ara fark ile kazanmissa bu secimlerdede ayni olayin yasanmasi sahsen benim icin hic supriz olmayacaktir..


Halkin artik oy vermedeki istekleri as-is ve duzeni muhafaza etme olarak gelistigini anlayacagiz.. 
En onemliside bu liderin ve AKP nin cok ama cok guclu bir tabani oldugunu ve bunca sorunlara ragmen secimleri kazanabilmis , ve iktidar olabilecek 280 vekili bile cikartabilirse sapka cikartip  11.ci kez secim kazanmis bir lideri alkislamak lazim diye dusunuyorum..


Sahsi kanaatim ise bu secimlerin 1983 secimlerindeki gibi beklenmeyen gelismelere gebe oldugudur!


Sevgi, saygi ve selam ile

Mujdat Guler
Istanbul  4 . Haziran. 2015 

Adalet saraylarindan Adalet evlerine gecis !!

Degerli Arkadaslar,

Amerika’da baskanin oturdugu gorev yerinin adi ” Beyaz evdir ” ev diye anilir ve kucucuk bir beyaz evdir .. Mahkemelerde oyle Adalet saraylari diye anilmaz , adalet evi diye anilir.. 

Amerikada hakimler anayasa ile siyasetin emrine verilmedigi gibi ekonomik bagimsizliklari vardir ve siyasetciler ile ayni ekonomik haklara sahiptir..

Orada adalet saraylarinin adi Adalet sarayi degil, adalet evi’dir.. Yargitay baskanlari cikip
“hakimler vicdanlari ile cuzdanlari arasina sikismistir ” ne yapsa yeridir dememektedir..

Savcilar Bill clinton’u , Bill gates’i yargilayabilecek guce ve bagimsizliga sahiptir…

Biz ulke olarak eskiden is hanindan veya otelden bozma binalarda merdiven aralarinda adaleti saglamaya calisirdik simdi cok mukemmel , modern binalari yaptik.. Bunda avrupa birliginin yardimlarinida inkar etmemek gerekir..

Dun bir savcimiz oldu , korunma acisindan bu yerlerin yetersiz oldugunu gorduk..

Amerikada avukatlar ve hakimlerin girdigi ozel bolumler vardir oradada denetim gene polis tarafindan yapilir, ayrica bilirkisiler , aracilar ve juri uyeleri icinde ozel bir polis kontrol merkezi vardir ve onlar oradan girerler…

Savcinin asansoru , girip ciktigi asansor ozeldir ve bizdeki ornekte oldugu gibi bir savcinin tek kapisi yoktur, calistigi oda ile durusmaya ciktigi oda farklidir, durusma salonuna savcilar ve hakimler kendi calisma katlarindan ozel asansorle cikar ve insanlarla temasa gecmedigi gibi onlarin koridorlarinda sadece guvenlik gorevlileri gorev yapar.

Ama en onemlisi savci odalari ve mahkeme salonlarinda kesinlikle gerek hakimleri odalarinda gerekse durusma aninda kollayan ozel polislerin orada olmasi hem adli kollugun guclu olmasina hemde savcilarin korunmasini saglar..Ozel guvenlik gorevlileri ile savciliklari korumak yerine daha kaliteli ozel yetistirilmis , ozel hukuk egitimi almis polislerin adliyelerde gorev almasi cok buyuk avantaj saglayabilir..

Boylede adliyelerimizde hem savcilari korurken hemde olabilecek olaylarin onune geceriz..

Savcilik binalarinin dis alanlarinin  korunmasi ve oradaki olaylarin onune gecebilmenin bir yoluda insanlari adliyeye belli noktalardan sokmak ve adliye onlerini bir arbede merkezi olarak cirkin resim vermesinin onune gecilebilir..

Bu acidan yurt disinda modern yonetilen , modern guvenlik kontrolleri olan adliyelerin ve cok iyi islah evleri olan bazi ceza evi kurumlarininda incelenmesi cok yararlidir..

Adalet mulkun temelidir, bu mulkun temelini yaratan savci, hakim , avukatlar bu uc kurumunda ne olursa olsun guvenliklerinin saglanmasi gerekir..

Icra sirasinda avukatlar olduruluyor , avukatlar ofislerinde oldurulup tehdit ediliyor, savcilarimizda tehdit altinda ulke hukukcusuna sahip olmali bu savci olur, avukat olur , hakim olur , yargitay uyesi olur her ne olursa olsun guvenliklerini saglamaliyiz onlara iyi egitim vermeli, 4+3= 7 yillik egitimle onlarin ulkenin en gozde insanlari olmasini saglamaliyiz..

Ekonomik ozgurluklerini saglayip , siyasal bagimsizliklarini verip, onlarin rahat bir sekilde calismasi icin bilirkisilik, adli tip, kolluk kuvvetleri ve ara eleman sorunlarini cozmeliyiz..

Ulke bunlari konusmak yerine , avukatlar aranmak istemiyor, avukatlar yuzunden oldu, avukatlarda siyasetciyi hedef alip , avukatlar boyle seyler yapmaz diyerek olayi siyasallastirmamalidir..

Ulkemizde mecliste , is hayatinda en fazla olan ve en cok koseleri tutmus olanlar hukuk mezunlaridir, ulkede hukukcu enflasyonu vardir ama ne yazikki


Hukukun adi bile yoktur , hukukun her bakimdan sorunlari masaya yatirilip cozulmelidir..

Adalet evlerini yaparken o yapimda muteahhit, mimar , guvenlik gorevlilerinin yurt disinda ornekleri gorerek projelendirmesi gerekir, mimari cok guzel ama isi yapan muteahhitler bu alanda ehil degil, mimarlar proje yapmis guzel ama fonksiyonel degil, bir savci tek kapidan girip, tek kapidan cikiyor, koridorda kapi acik , onune gelen eline bir avukat cubbesi alanda almayanda rahatca bir tik edip iceri girebiliyor , allah bu millete akil versin , hala avukatlar aransinmi aranmasinmi onu tartisiyorlar….

Sevgi ve selam ile

Mujdat guler

istanbul 

Maslak IETT arazisine Park yapilmasini tesvik etmeliyiz !!

http://www.change.org/p/maslak-icin-central-park-hayal-degildir-iett-arazisi-park-yapilmalidir?recruiter=13219955&utm_campaign=responsive_friend_inviter_chat&utm_medium=facebook&utm_source=share_petition

Maslakta son kalmis bu arazi ve Kagithaneye kadar olan bolgeyi lutfen bir inceleyiniz, orada gecekondular, hazine arazilerini gasp etmis , sebepsiz zenginlesme yasayacak insanlar var..

Bunlar tabiki risklerinin karsiligini alsinlar , cokta para kazansinlar, ulke olarak bunlarin tapu tahsislerine saygi gosterip, arsalarini gunluk rayic bedelden kamulastirip o yerlere park yapalim veya yan arsalardan bu insanlarin mulk almasini saglayip yerinde kentsel donusumde cevre bakakanligi olarak cozum bulalim..

Belediyenin yerinede hazine olarak alacaklardan vazgecerek Belediyeninde madur olmasini engelleyelim sonucta sehir hepimizin ve sehirde ilk defa bize cok guzel gelecek modern bir parki yapalim icinden sular gecirelim , burada yasayan ulkenin en degerli beyinlerini rahat ettirip orada sanat, kultur , dinlence, eglence ve cevresinde bir sanat merkezi olusturalim..

Ressamlar, yazarlar, sairler, tiyatrolari buralara tasiyarak, is hayati ile sanati , dinlenmeyi bir araya getirelim..

Istanbul tas yigini olmaktan cikartilmali , is hayatinda insanlar is yerinden cikinca cevresinde yasamali , gununude orada gecirmeli bu trafik sorununa cozum bulacagi gibi verimliligi arttitir..

Ne yazikki bizim belediyemizde, siyasette yasayan insanlar bakiyor, gormemeleri cok normal ..
Belli bir yasam bicimini benimseyen insanlardan globallesmelerini , belli akimlara saygi duymasini beklemek yanlistir..

Onlari cekecek tek sey oydur, bu yaptiklari ile belli kesime cok yaklasip , oy oranini arttirip, belediye gelirlerini arttirip, ulkeye bakis acisini degistirebilirler onlara satilacak urunde bu olmalidir..

Sevgi ve selam ile

Mujdat guler