Blog

Yargi herkes icin potansiyel tehlikedir…. !!!!!

Degerli Arkadaslar

1982 anayasasi ile siyasilerin emrine verdigimiz yargiclarimizin bagimsizliklarini ellerinden aldik , maaslarini dusurerek ekonomik bagimsizliklarini kaybettirdik.
Hukuk egitim kalitesi kasitli dusurulunce, tuccar hocalar tesis edilince sistem yozlasti.Bilmez kisilerin yazdigi raporlar mahkeme karari oldu, adli tip tarafa gore rapor yazdi, yargitay ayni konuda vermis oldugu onbinlerce emsal karar varken, baskilarla veya baska nedenlerle tamamen aksi yonde kararlar verdi…

82-2002 doneminde Yargiya yakin olanlar istedikleri kararlari cikardilar, yargi cetesi bunlari yaparken sermaye, medya , adli tip, bilirkisiler, bazi burokratlar ve siyasetciler ile birlikte organize cete olarak ekseri mustesarlarin basi cektigi , mufettislerin cetenin en onemli elemanlari olarak birde bu kisilerin yakinlari olan avukatlari devreye sokarak ulkede hukuk disi cok isler yaptilar… Gucu olanlar bu olaylara hic bir sey demedi !!

1982 -2002 arasinda bazen siyasi rakiplerine bile tetikci hakimleri ve adli sistemi kullandilar .. Yanlis yapilmis anayasayi 20 yil degistirmek veya yargi reformu yapmak hic birinin isine gelmedi, cunku yargiyi bir tetikci gibi kullandilar , bunlarin hepsi olurken menfaati olan organize cete bu islere hep sustu, ehil ve bagimsiz olmayan yargi vatandasin sisteme olan guvenini sarsti ve ulkede insanlar yargiya guvenmedikleri icin cek ve senet mafyasi, organize ceteler her yeri sardi ..50 milyar dolarlik Banka soygununda batan bankalarin avukati ne tesadufturki, Mustesarin yakini olan kisiydi..

2002 doneminde iktidar olan hukumet her ne kadar secim beyannamesinde yargi reformu yapacagim demissede, yarginin tarafli oldugunu gordugunden once kendi elindeki gucu kullanmak istedi , yargi reformu diye sundugu onerilerde bile yargiyi bagimsiz yapmak yerine tarafli yapmaya yonelik planlar vardi.. Bugunku Yarginin tarafli oldugu dusunuluyor ve dogrudur.. 1982- 2002 arasinda yargida ehil olmayan , tarafli belli siyasi gorusleri olan , mal beyanlari vermis ama kamu oyuna aciklanmamis dolar milyonerleri var.. Yeterli degiller, yargi deyipte gecmemek lazim , yargi ve denetim bu ulkenin kalbi oldugu halde tarafli ve ehil olmayan yargiclar cubbeleri ustunde cete elemani gibi ve bazen siyasi bir partinin tarafi gibi hareket ettiler..

Bizi 1980’e tasiyanda yargiclarin tarafli davranmasi olmustu…Ihtilali yapanlar tarafli yargicin bagimli olmasina karar verdi , o anayasanin en onemli sorunu buydu, Cumhurbaskanina verilen yetkiler ve siyasi iradenin yargi ustundeki hakimiyetini Ihtilalciler ozellikle istedi, yaptiklari islerden dolayi yargilanmamak icin yargiyi tarafli hale getirmek islerine geldi . Ihtilal donemindeki yapilanlarin ustune gidecek olan yargiclar etkisiz hale getirildi, iclerinden biri Sacit Kayasu dava acti ve kendini tetikci mufettis ve kendi arkadaslarinin kararlari ile sistemin disinda buldu .Siyasiler 29 yildir Yargic ehil ve tarafsiz olacakki , onlara bagimsizliklarini vereceksin diye dusunuyor , eger yargic ehil degil ve tarafli ise , siyasetci funyesi cekilmis bombalardan korunmak icin onlara bagimsizligini vermek yerine, memurlastiriyor..

Yargiyi ele gecirmek amac oldu, meclisi ve cumhurbaskanligini ele gecirmek ise arac oldu, cunku bu ulkede yargiyi ele gecirenin onunde kimse duramaz ..

Bugun gelinen hem uzulecek hemde cok sevinilecek bir durum var. Yargic sadece korunmasiz vatandas icin degil, herkes icin potansiyel tehlike oldugunu gosterdi..

Simdi kamu oyu artik bana dokunmayan yilan bin yasasin sozunu birakip, once dort olayi iyi ogrenecek..

1. Adalet neden mulkun temelidir..?
2. Ehil ve bagimsiz yargic ne demektir.?
3. Tarafli yargic ne demektir..?
4. Yargi neden bagimsiz degildir , nasil bagimsiz olabilir..?

Halk bunlari ogrenmez ve cozumun basinin sirasi ile

1. Ehil yargictan gectigini bilerek , Yeterlilik imtihanlari yapilarak , ehil olmayanlarin yargida gorevlerine son verilerek, hukuk egitim kalitesinin arttirilmasi ve egitim suresinin 4+ 3 = 7 yila cikartilmasi .
Hocalarin disarda avukatlik yapmalarinin ve sirketlerin emir eri olmasinin onune gecilmesi…!! Hocasiz hukuk fakultesi acmanin onune gecilmesi gerekir..

2. Bilirkisilik, adli tip , mufettislik kurumlarinin islah edilmesi
gerekmektedir, dogru ve guvenli yargilama bir ekip isidir..

3. Mal beyanlarinin saydam hale getirilerek , yargida gorev alan tum kisilerin icinden dolar milyonerleri olanlarin hapishanelerimizi sereflendirmesi gerekmektedir.Bu temizlik yapilmadan hirsizin adaletine kimse inanmasin ..

4. Tum bu calismalardan sonra halk yargi bagimsizligini saglayacak yargica bagimsizligini verecek yeni anayasa calismalarinin takipcisi oldugu gibi , yargi icindeki curuk elmalarin sistemin disina cikmasinda kamu oyu baskisi yaratacak, mufettislik kurumu ile adli tip kurumunada bagimsizligin verilmesini saglayarak, bilirkisilik kurumunun dejenerasyonunun onune gececek calismalarin takipcisi olacak..

Halk 80 olayinda oldugu gibi bu sistemin cozumunu gene askerinden beklerse cok hata yapar cunku ne yazikki bugun gerek  siyasetcimiz ve gerek askerimiz yarginin ulkenin temeli oldugunu ve bu sistemi ehil ve bagimsiz yapmadan ulkede cozumlere gelinemiyecegini anlamis degildir… !! Onlarin her ikisininde arzusu tarafli ve hukmedilebilir yargidan yana, halkin istedigi ile celisiyor, halk ise , ehil ve bagimsiz yargidan yana, zaten gelir adaletsizliginden cani yanmis halk, hic degilse yargi onunde esitlik istiyor, dogru ve guvenli yargilanma bu halkin hakki degilmi ? Halk bunu siyasetcisinden ve askerinden beklerse hata eder, her ikiside bunu yapamiyacagini uygulamalari ile gosterdi…

Yargi reformu demek , kendine uygun tarafli yargiyi saglamak degildir..
Yargi herkese lazimdir… Ozelliklede bugunku goruldugu gibi Medya, Burokrat , Yargic ve Askerimize yarinda siyasetcimize lazim olacaktir, kimbilir belkide yarin size !!! O yuzden bana dokunmayan yilan bin yasasin demeyin, funyesi cekilmis bu bombanin nerede, kimin elinde , nasil ve ne sekilde patlayacagi belli degildir, sizede ugrayabilir, bugun bagirmazsaniz , cozum icin cirpinmazsaniz, icerden sesinizi kimse duymaz, benden soylemesi….!!!

Sevgi, saygi ve selam ile

Mujdat guler

Mal Beyanlari saydam ve halka acik olmalidir!!!!

Degerli Arkadaslar

Bu yil mal beyanlarinin yenilenme zamani, 5 yil once mal beyani verenlerin ve yakinlarinin mal beyanlarindaki artislarin kamu oyunca incelenmesi mal beyani veren insanlarin vicdanlarda aklanmasi icin zarurettir..

“3628 sayili yasanin 9. maddesi ile gizlilik altina aldigimiz mal beyanlarindaki gizliligi kaldirip, sonra sirasi ile milletvekillerinin, belediyecilerin, delegelerin, medya ve yargi mensuplari ile burokratlarin mal beyanlarini ve yakinlarinin servet beyanlarini aciklamak ulkede bu insanlar ustundeki tum endiseleri kaldiracaktir ”

Kayit disi mali af ve geriye yonelik inceleme guvencesi vermeden ortaya cikmayacagini bilen hukumet varlik yasasi cikartarak 47 milyar TL’nin sisteme girmesinis sagladi bu bakimdan kendilerine tesekkur etmek gerekir, ancak asagidaki reformlarin yapilmasi ile piyasaya cok daha buyuk kaynagin girecegi gibi , kumese girenler arttikca dogal olarak vergi oranlarini arttirmakta ulkeye yabanci sermayenin gelmesine ve yerli sermayeninde rekabet sansini arttiracagi kesindir.

Aklama ile piyasaya girme konulari karistirilmamalidir. Halk bu konuda cok bilincli dusunmek zorundadir; parayi vatandasinin elinde birakip aklamak ile sisteme girmesini saglamak ve ilerde bir daha bu durumlara dusmemek konulari birlikte dusunulmelidir. Bu yuzden, mali af konusunu siyasallastirmadan, birilerine yariyor diye tek gozle bakmadan “mali af cikartilmalidir ” .

Mali affi, saydamligi, beyan esasini, vergi indirimlerini ve vergi reformunu ayni anda gecirmedigimiz zaman, bunlarin hicbir yarari olmayacagi gibi zararlari da olabilecektir.
Mali affin zararlarini asgariye indirmek icin neler yapilmalidir?

1. Beyan esasina gecilmeli
2. Saydamligin onundeki yasalar kaldirilmali
3. Mal beyanlari, siyasi parti gelirleri, servet beyanlari saydamlastirilmali
4. Azami vergi orani % 15 ile sinirlanmali
5. Enflasyon muhasebesine gecilmeli
6. Yeni yatirimlara iki yil muddetle SSK ve muhtasar istisnasi getirilmeli
7. SSK – Muhtasar toplam isci ustunden alinan kesintiler azami % 20 ile sinirlanmali
8. Dunya fiyatlarindan hammadde ve enerji verilerek, mali afla piyasaya girecek kaynagin uretime yonelmesi saglanmalidir.

Tum bunlarla birlikte eszamanli olarak, geriye yonelik inceleme guvencesi yasal olarak verilmeli ve vergisiz kazanclardan ve mahkemelerde devam eden vergi davalarindan bir defaya mahsus % 10 aklanma bedeli alinarak cikarilacak bir mali afla ulkede sermaye ile halk arasinda baris saglanmalidir.

“Nerden buldunsa buldun, caldin, ancak ben affediyorum!” diyen bir zihniyeti halk affetmez. Halk affetmedigi zaman da, tedirgin olan karapara, disariya kacar , Dogan’in basina gelen vergi olayi sermayeyi iyice tedirgin etmistir o yuzden denetimin artik ehil ve siyasi iradeden bagimsiz hale gelmesi sarttir..

Son hukumetin bilincli calismalari ve dunya krizi ile birlikte is adami-beyin-sermaye-patent ihrac eden ulke olmaktan cikip, sermaye- beyin- is adami ithal eden bir ulke durumuna gelmeye dogru gidiyoruz . Simdi global Turk is adami yelkenleri acti, dunyada daha guvenilir limanlar arama pesinde. Gidenler gemilerini buyutup ilerde limanlarimiz guvenilir olursa buraya da yelken acabilirler. Onlarin kacmasina sebep olan ortami duzeltirsek, global dusunen dunyali is adamlarinin ulkeye gelmelerini saglariz. Kacan para tek basina geri gelmez, paranin aradigi istikrari-guveni ve saydamligi saglayalim is adami da gelir, sermaye de gelir , beyin de gelir. Insaatcilarimiz dunya liginde ilk ikiye giriyor cirolari cok buyuk ama getirdikler kar transferleri cok kucuk bunlar normaldir, keske hic bir sey getirmeselerde, mal alip , makine alip, isci calistirsalar bu bile buyuk kazanctir.

Biz ulkemizin limanlarini saydam yapar, is acana, servet sahibine, eleman calistirana saygi duyar, onu denetler, vergi oranlarini asagiya cekersek, demokrasiyi gelistirirsek, is adami guvenilir buldugu limana gemisini demirler. Bu acidan mali af guvenilir liman olmayi saglayacak reformun bir parcasidir.

Mali affi, ulkede saydamligi, beyan esasini, vergi indirimini ve vergi reformunu da ayni anda yapilacak yasalar ve duzenlemelerle saglarsak, ulke Istihsalin en onemli unsuru olan Mutesebbisi kazanmis olur. Mutesebbis olursa, ona guvence verilirse, o parayi da bulur, adami da bulur, hammaddeyi de bulur, pazari da bulur. Mutesebbis ve beyinler bizim en buyuk sermayemizdir, parayi ve giden makinelerin daha yenisini bulmak mumkundur, ancak bir Mutesebbis ve beyin ancak 30 yilda yetisir.

Bu yuzden “uretim-istihsal” diyenler, “ihracaat” diyenler, once Mutesebbisle halki baristirmalidirlar! HER PARASI OLANIN, HALKIN GOZUNDE, CALARAK PARA YAPTIKLARI IMAJININ SILINMESI ICIN, DENETIMIN EHIL VE BAGIMSIZ OLMASI , MAL BILDIRIMLERI YASASININ SAYDAM OLDUGU GIBI BU INSANLARDAN NASIL BEYAN ALINIYORSA IS ADAMLARINDAN VE YAKINLARINDANDA SERVET BEYANI UYGULAMASINA GECILMESINE ZARURET VARDIR.

Sevgi, Saygi ve Selam (SSS) ile

MUJDAT GULER

“Turklerin Isvicre’de 100 milyar dolari var”mi ?

Degerli Arkadaslar ,

İsviçre ile “Sırdaş hesap” anlaşmasını yaptik . Yapılan anlaşma gereği, “Gizli hesap” dönemi kapandı. Yurtdışında parası olanlar artık hesap verecek!..

 Kuşkusuz birçok insanın hem cebi, hem yüreği yanacak! Maliye Bakanlığı, İsviçre ile imzalanan bu anlaşmayla birlikte “Maliye , İsviçre’de hesabı olanlarla tek tek görüşmeye başladı.” Basina sizdirilmadigina gore , aba altindan bu kisilere sopa gosterildigide kesin , Ergenekon davasi nasil joker gibi kullanilip, iktidara karsi olanlarda hemen iddianame kapsamina aliniyorsa isvicre hesaplarida joker olarak kullanilmak uzere hazirlaniyor…

İsviçre’de 600 kişinin sırdaş hesabı var!.. Deniyor ama bu rakam bana gore cok az..

“Madem sır ortadan kalktı, sırdaş hesaplar da bir bir açıklanmalı!” Çünkü listeye bir göz atmak yetiyor. Türkiye’nin geçmişi sırdaş hesaba yansımış. Ticaret, siyaset, bürokrat halkası birbirine geçmiş, yerli yerinde duruyor. Söylenenlere göre, 600 kişiden oluşan hesabın yüzde 30’u geçmişte kamuda üst düzeyde görev yapmış bürokratlara ait oldugunu medyadan takip ediyoruz….!!!

Hatta içlerinde bürokratlığı bırakıp siyasete atılan, bakanlık yapanlar bile var deniyor…!!

Ancak hakkını teslim edelim. 30 sırdaş hesap sahibi Türkiye için önemli! Türkiye’nin pek çok ilinden işadamı listeye yerleşmiş. Başı İstanbul ve Ankara çekiyor. Bu iki ili Urfa, Diyarbakır, Gaziantep, Mersin izliyor.

Varlik barisindan yararlanan para miktari yaklasik 47 milyar TL civarinda ,bunun onemli miktarida yurt icindeki kayit disi paralari kapsiyordu . Turklerin isvicrede 100 milyar dolari var diye dedikodu yapilirdi.. Gelen para ve aciklanan listenin kamu oyu ile paylasilmasi gerekiyor…

Turklerin yurt disindaki paralari artik isvicredeki sirdas hesaplarda kalmadigi kesin, servet beyani uygulamasi olmadigi icin bu paralar otomatik olarak Turkiyeye getirildi ve nerden buldun diye soran olmadigi icin bu paralar degil 100 milyar dolar her yil devletten 50 milyar $ civarinda faiz aldi, ulkemizdeki kayit disinin varligi devletin ustune cikti.. Devlet faiz carkina sokularak zayiflatildi , kayit disi para buyudu , buyudu devletin tum olanaklarina sahip oldu..

Ozellestirmeye evet dedik, hayir diyenleri kinadik ama ozellestirme gelirleri faizleri bile odemeye yetmedi… Kayit disini , kayit icine sokamadik, servet beyani uygulamasina gecerek varlik barisini saglayamadik, varlik barisinda simdi parani getir ben seni affedeyim dendi , gecte olsa bu sekil itibariyla dogru ama ulke icindeki uyanik faizcilere biz varlik barisini getirmemiz gerek, ulke icinde kayit disi olan kaynaklari servet beyani uygulamasina gecerek servetle sokagi baristirmamiz gerekiyor..

Bu parayi zaten kayit icine alabilirsak ulke olarak 15 milyon gence is alani acacak, vergi reformu yaninda, yargi bagimsizligi ve siyasal partilerimizin bagimsizligini saglarsak zaten o parlemento ulkede demokratik anayasayi yapabilir..

Ekonomik bagimsizlik saglanmadan siyasal bagimsizlik uzak gibi duruyor.. Bu acidan servet beyani uygulamasina gecilip, yastik altinda, isvicrede ve turkiye hazinesinden her gun faiz alan tavuklari kumese sokmak durumundayiz..

Bunu yaparkende vergi oranlarimizi en asgariye indirip, denetimi bagimsiz ve ozerk yapmadan para sahibi bu vergi dairesine guvenerek donunu asagiya indirecegini kimse beklemesin vergi adil ve denetimler bagimsiz olmadan para sahibinin parasini aklayacak o kadar cok ulke varki para oraya gider bunlar icinde isvicre artik en geri kalmis para muhafaza yeridir..

Arap sermayesini cekmekte cok basarili olan hukumet kendi sermayesinede ayni orantida sahip cikip, gerek yerli sermayenin, gerekse yabanci sermayenin yatirim yapabilecegi alt yapiyi saglamasi gerekmektedir.. Bunlarin en basindada Demokrasinin gelisimi, yargi ve denetimin ehil ve bagimsiz olmasi, vergi oranlarinin dusuklugu, enerji fiyatlarinin dunya fiyatlarindan saglanmasidir…

Turkiyeyi yatirim cenneti yapmaliyizki, hem kaynaklar ulkeye gelsin, hem calismayan tesisleri calistiralim hemde kullanilmayan kapasiteleri kullanalim , genc nufusumuz var diye ovunuyoruz ama bu genc nufusun as ve is sorununu cozebilecek radikal reformlari yapmakta gec kaliyoruz…

Sevgi,saygi ve selam ile

Mujdat guler

Yuksek katma degerli uretime disardan bir bakis…!

Sevgili Arkadaslar

Yilda ortalama 600.000 beyini ulkesine ithal eden amerikan ekonomisi bunlara egitim vererek para kazaniyor, kendi vatandasinin egitim giderlerinin onemli bir kisminida bu kisilere finanse ettiriyor… Beyin gocu ile yetismis elemani cok ucuza ulkesine ithal eden amerikaya gecen yil gelen ogrenci sayisinde buyuk bir artis soz konusu olmus, dunyada Amerikanin kamu oyundaki itibari her gun azalmasina ragmen ogrencilerin bu ulkeyi tercih etmesinde onemli nedenler var..
Mutesebbis hurriyeti , insan haklari , egitim kalitesinin yuksekligi, teknolojideki atilima gereken onemin verilmesi ve yuksek katma degerli uretimin amerikada olmasi insanlarin bu ulkede egitim yapmasina sebep oluyor..
Kendi ulkesinde daha basarili olacagina inananlar donuyor, iclerinden en iyileride bu ulkede kaliyor..
Sonucta bu insanlara saglanan mutesebbis hurriyeti, risk sermayesi, is kredileri,universitelerin, is hayatinin imkanlari ile dunyanin en zeki insanlari , aklida birlestirerek bu ulkenin yuksek katma degerli urunlerini uretiyorlar..

Amerika beyin gocu ile teknolojini , saglik ve egitim sektorunu ayakta tutuyor.. Bagimsiz yargisi ve her gun gelisen ekonomisi ile en buyuk ekonomi olma ozelligini surdurebiliyor..

Sonucta amerikada buyumeyi saglayan beyin gucunu saglayan beyin gocu, siyasete girmiyor, Amerika’da dun kole olan Afrikali Amerikalilardan biri bugun beyaz saraya kadar girdi..

Bir gun bu amerikadaki kalkinmayi yaratan beyin gucu, gelinen yeri gorup, bizim yuksek katma degerli uretimi yapan beyin gucumuzu , demokrasinin hizmetinde kullanalim ve bu ulkede uretimdeki kaliteyi meclise tasiyalim dedikleri gun amerika icin donum noktasi olacaktir..

Bugun yuksek kaliteli uretim ile Kongre ve senato uyum icinde degildir, amerikayi amerika yapan ruzgarlarin esintileri WDC’den cok uzaktir, ogrenciler amerikayi tercih etmesi normaldir ve bu devamlida artacaktir, Politikacilar bir an icin dusunup, ogrenciler bu ulkeyi neden tercih ediyor, bizleri ise neden dunya sevmiyor diye oz elestiri yapabildikleri gun Amerika ve dunya kazanacaktir..

Sevgi, saygi ve selam ile

Mujdat guler

Orlando FL 2009

Tusiad’in dunu, bugunu ve yarini ….!

Degerli Arkadaslar…

Tusiadin yapmis oldugu cok onemli bir yanlis siyaset ustu bir kuvvet gibi kendini gormesi ve siyaseti ben yonlendiririm yanlisi olmustur…

Gunes oteli yanlisi hep hatirlanir ama Tusiad’in bu ulkeye yaptiklari hic dusunulmez, Tusiad ilk kuruldugu yillardan itibaren 80 li yillarin basina kadar yanlis uygulamalar icinde oldu ama sonradan yonetime girenler orasini mukemmel sekilde yonettiler, mukemmel arastirmalar yaptilar, ulkemizi disarda cok iyi temsil ettiler..
Tusiad’in degeri uyelerine bu ulkenin ihtiyaci var, genclik Demokrasinin sorunlari nedir ve cozum yollari nelerdir diye merak ediyorsa Tepebasina gidip , yapilmis arastirmalari alsin , cozumler oradadir , bu ulkede ekonomik bagimsizligi saglamak istiyorsak onlara ihtiyacimiz var onlar bu ulkenin en buyuk sermaye, beyin ve dunyayi tanima bilgilerine sahip vatandaslarimizdir onlardan herkesi ogrenecegi cok sey var onlarinda diger STK ile iyi temaslarda olup tecrubelerini ve bilgilerini geriden gelenlere aktarmasi ve belli konularda yaptirdiklari raporlari iki yilda bir yenileyip bu konularda toplumu daha cok aydinlatmalidir, nerdeydik, nerde kaldik ,ne yapmak gerek tarzinda yapilirsa ve katilim saglanabilirse , konusan degil cozume katki yapan bir STK olma huviyetini kazanabilir..

Dunya degisime ugruyor duvarlar yikildi ama tusiad duvarlari yikamadi, sokaktaki vatandasta sartlanmayi birakip sermayenin sorunlarini goremedi hatalari olmus olabilir ama bu insanlarin ulkeye yaptigi hizmetleri gorupte onlara tesekkur edende olmadi, hepsine saygi duymamiz, hepsine tesekkur etmemiz gerekir, hatalar olacak, iste hosgoru ve birbirimize sarilma zamani , Rakip kelimesini hayatimin her yerinde ortadan kaldirip, insanlarin , kurumlarin hatalarini gordugumuz gibi onlarin ulke yararina yaptigi iyi isleride gorup, tecrubelerinden yararlanip, kotu taraflarini almayacagiz.. Bunun yoluda Tusiad’in kapilarini zaman zaman ogrenci derneklerine, diger STK ve parti temsilcilerine acmali ve lordlar kamarasi olma goruntusunden kurtulmasi gerekiyor..

Turkiyede sermaye birikimi henuz bugun bile olusmadi, Ar-ge-sa deniyor, degisen siyasi kararlar, agir vergi gucu , entegre yatirimlar yapilmasina mani oldugu gibi , kapasite arttirma, dis ticaret ve ar-ge-sa yatirimlarina gereken sermaye ayrilamiyor..

Para pahali, enerji pahali, arsa pahali, vergi oranlari yuksek, iscilik yuksek bu sartlarda uretim yapanlara saygi gostermek gerekir, is hayati artik dogru dusunmek durumunda, Demokrasinin gelismedigi yerde ekonomik bagimsizlik olmuyor, sermaye olusmuyor, yarginin ve denetimin bagimsiz olmadigi yerde sermaye birikimi saglanamiyor, ben siyaseti yonlendiririm, yargiyi, denetimi yonlendirim devri bitti, simdi siyasette lider akillandi, guc bendeyse her sey bende olacak diyor.

Tusiad gibi kuruluslar olmasi gereken yere donecek ve Demokrasinin gelisip , saydamligin saglanmasinda diger STK dirsek temasinda olacak onlarin tecrubesi yenilerin Demokrasi ve ekonomik ozgurluk sevgileri birlesiyor, cozumler acemilerin ogrenmesinde, tecrubelilerin Padisahin yetkilerini azaltmasi icin sokakla barismalarinda.

Sevgi, saygi ve selam ile
Mujdat guler

Bizans, bizans olali bu kadar entrika gormemistir….!

Degerli Arkadaslar

Bizans entrikalari ile meshurdu.. O entrikalar ile oyle bir imparatorluk kurdularki 1150 yil yasadilar ve 1.540.000 sq/miles alana hakim oldular.. Ondan sonra gelen Osmanlilar 640 yil yasadilar 2.160.000 sq/miles alana hakim oldular…

Bizans , bizans olali bu kadar entrikayi bir arada gormemistir..

 Herkesin herkes ile ilgili bir dosyasi var.. Siyasetcinin kurumlar ve kisilerle ilgili dosyalari, gizli orgutlerin , mufettislerin kendileri icin yaptirdiklari dosyalari ve birde patronlarin talimatiyla yaptiklari dosyalari, medya mensuplarinin ayakta kalmak icin yaptiklari dosyalar……!!!

 Bu dosyalari hazirlamak icin delil yoksa delil uretiliyor, komplo zaten Bizansin mayasinda var ama artan teknoloji ile artik Telefon dinlersin, adli tibi yanina alirsin, iki sahitle adam astirma modelini cagin ilerlemesi ile ihbar mektuplari ile donatir, ozel mahkemeler kurarsin, ozel deliller uretirsin, ozel bilirkisilerin , ozel mahkemelerin , ozel kanallarin , ozel medyan ile eger sen askere bile komplo kurabiliyorsan normal vatandas ne yapsin , kendini bu komplolardan nasil korusun …?

“Anani open kadi oldugunda , yapacagin tek sey , anacigim gecmis olsun demektir ne yazikki “

Saydamlik yok, yargi ehil ve bagimsiz degil, medyanin durumu malum, insanlar ne siyasetcisine, ne yargisina ne medyasina ne adli tibina , ne emniyetcisine guveniyor sonucta kurumlara guvenmeyen insan kendine olan guvenide kaybediyor, Bizansta komplo teorileri gercegin, delinin ve mantigin yerini aliyor … Gelinen yerde entrikalar ve komplolar ile insanlar ikiye ayriliyor , tek kelimelik yorumlar one cikiyor, bana gore suclu, bana gore yapmistir, gidilen yer entrikalarin merkezi olmaya buyuk hizla yol almaktan baska bir sey degil tabiki….

Bizans bizans olali bu kadar entrika gormemistir..

Sevgi, saygi ve selam ile

Mujdat guler

guler1@aol.com

Ala Turca Demokrasi , Ala Turca Liberalizm !!!!

1923’de kurdugumuz  cumhuriyetimizi yesertecek olan Demokrasiyi ve onu yasatacak olan Liberal ekonomiyi ne yazikki gelistiremedik, demokrasinin gelismemesi, ulke kalkinmasina ragmen liberal ekonomi dogru isletilmedigi icin gelir adaletinde dengeyi saglayamadik..

Yargının, denetimin ve medyanin  siyasilere bağımlı olduğu ülkelerde demokrasiden söz açma mümkün değildir. Bu olsa olsa Alaturka Demokrasi’dir… Siyasilerin ipleride ne yazikki siyasi partilerimizi ekonomik olarak bagimsizligini saglayamadigimiz icin parayi verenin dudugu otturdugu yerler haline getirdik..

Demokrasi’de bu sekilde “Ala Turca Demokrasi ” oldu..

Hukuk devleti olamayan ülkeler gelir dağılımındaki dengeyi sağlayamaz, liberalizmin birinci halkası olan ‘serbest bırak’ uygulanır ancak liberalizmi ayakta tutan demokrasinin olmazsa olmaz koşulullarından bağımsız ve ehil denetim-yargının olmadığı yerde ülkenin kaynakları artmaz, dar olan kaynakları da denetim yapamadığınız için kişilere faiz diye ödersiniz…

Bu liberalizmin adı da Alaturka liberalizm olur…
Alaturca Yarı demokrasi, Alaturca eş-dost liberalizmi, eş-dost hukuku ile AB’ye girmek mümkün olmadığı gibi gelişmiş ülke olmak da mümkün değildir.

Sorun Demokraside veya  liberalizmde değildir; liberalizm ancak tam demokrasilerde uygulanabilecek bir rejimdir. Türkiye’de bugün uygulanan ALATURKA DEMOKRASİ, ALATURKA LİBERALİSM’in gerçek demokrasi ve gerçek liberalizm ile uzaktan yakından hiç bir ilgisi yoktur…

Dunya’dada su anda Tam demokrasiye gecmis ve Tam liberalizm’i uygulayan tek bir ulke bile yoktur, demokrasi liginde biz Melez demokrasiler icinde yer alirken en gelismis demokrasiler bile henuz demokrasi okulundan mezun olamamislardir, bugun dunyanin yasadigi en onemli sorunda budur..
Kayıt dışı ekonomi, eş-dost hukuku, eş-dost liberalizmi iflas etmiştir, hala aynı yolları denemek çözüm değildir. Turkiye’nin kaderi yesil elbiseli veya Lacivert elbiselilerinin birbirleri ile iktidar kavgasini seyretmek olmamalidir.. Gerek yesil elbiseliler , gerekse laciler birbirlerini suclayarak , her ikiside tribunlere oynayarak demokrasinin onunu kesen taraf olarak digerini gostermis olsada..

Hic biri demokraside kuvvetler ayriligina saygi gostermemistir..
Seyirci kendisine oynayan oyuncuyu tercih ettikçe seyirci oynanan oyunda çalım atanları sevip, kendisi seyredilen oyunu anlamadığı müddetçe tam demokrasiye, hukuk devletine ve liberalizme geçmek kolay olmayacaktır.

Doğru teşhis problemi çözmenin yarısıdır…

Şayet bu ülkede doğru seyirci olursa oyuncular da doğru olacaktır.  Türkiye’ye tam demokrasi ve liberalizm ancak insanımızın bu iki kavramı özümlemesi ile gelecektir.

Sevgi, saygı ve selam ile

Müjdat Güler

Ipin ucu kimin elinde….!

Degerli Arkadaslar ,

Ulkemizin yillardir bekledigi Demokratik acilimin gundem olmasina ramak kaldi…

Herkes kendi acisindan bir acilim istiyor bu acilimlarda tek bir sey istemeyen Turk halki ve kamu oyu , onlarin istemesi gereken gercek demokrasi iken onlar oturmus mac seyreder gibi iki tarafin arasindaki cekismeleri seyrediyor..

Bu acidan oyuna Turk halkinin katilmasi lazim, Turk halki denilince 75 milyon insansan bahsediyoruz bugunku acilimin gundeminde ise 10.000 kisilik bir olay konusuluyor..

Demokratiklesmemi isteniyor yoksa sozde ipin ucunu tuttuklarini sananlar , kayigami bindiriliyor ;
bunu analiz edelim istedik..

Ortada iki ipi tutan oyuncu var ve onlarin ipini tutan var..
1. APO-PKK-DTP grubu ..
2. Erdogan- AKP – Meclis

Apo kendi tarafinda ipi elinde tutan bir liderdir . Onun ipini tutanlar , ipi cekip , sonra onu paketleyip , kullanma tarihi doldu diyerek , daha iyi kullanilacak olan Imrali Hoteline yerlestirmislerdir.

Apo yillarca ipin ucunu tuttugunu sandi o sadece buyuk orta dogu projesinin bir fugurani idi oradaki gorevini kismen tamamladi ve sonra paketlendi, soklandi, simdi buzunu cozup tekrar kullanmak istiyorlar..

Erdogan , ulkeyi kotu yoneten  koalisyonunun yardimlari sayesinde , ipin ucunu tutanlar tarafindan ulkede Basbakan secildi..Ustelik Kemal dervis devrimleri ile elinde mukemmel bir yol haritasi buldu.

 Aman sende sakin olaki Demokratiklesmeyi tamamlama Ipin ucu sende olsun, Siyasal partiler yasasini aman degistirme, tek lider ol, kimi gosterirsen Milletvekili olsun, kimi istersen Bakan yap, aman yargiya bizim adamlari yerlestir, HSYK siyasetcileri ayirma, mufettisleri kendine bagla, Medyayi ele gecir, bizide zorlama , icerde ipin ucu elimizde  olsun , disarda ipin ucu bende olsun diyerek guzel bir anlasma yapildi…

Ortadoguda halkin eline ip teslim etmiyor, bu ipi sozde demokrasi adi altinda bir tek kisiye verip , onlari Padisah yetkileri ile yonetilecek anayasalarla kuvvetli hale getiriyor, sonra lafa geldimi ulkede Demokrasi var deniyor, ama ipin ucu ulke icinde bir kiside , bu kisinin ipide disarda, iste bu acidan Irak cok guzel bir ornek ipin ucunu bu sistemde ele gecirdigini sananlar esasinda birer Kukla , Bakiniz.. Talapani veya Barzani onlara sorun en buyuk demokrasi Irak’ta ve ipin ucu onlarin elinde..

Gercek Demokrasi icin bu donemi firsat bilip , ipin ucunu tuttugunu sananlar, akilci bir plan yaparak ulkeyi Demokrasiye tasimalidirlar..

Ak partinin secilmeden oncedeki secim beyannamesi ve yapacagi Radikal reformlar bu ulkedeki izlenmesi gereken Demokratik yol harekati planidir.. Halk kendisine verilmis bu imkani iyi kullanamadi orada Ak parti ulkeyi bu hale getiren liderlerden kurtulmak icin neler yapilmasi gerektigini isaret edip , radikal reformlari tek tek siralamisti ama Padisahin muhurunu ele gecirince bunlarin hepsi unutuldu…

Bakiniz orada verilen sozlerin cogu tutulmadi ama halk bu kendi ile yapilan anlasmayi takip edecek kulturde degil, genc kardeslerimiz veya aydin kisilerde bu olayi takip etmedi cunku o kadar uzun evraki okuyacak ne vakti vardi nede sabri , tabi bu olay Ak partiyede zarar verdi, mukemmel isler yapti ama Demokrasiyi gelistiremedigi icin tikanip kaldi..

Benim halkimda gunluk menfaatleri , gunluk olaylari daha one aldi, fakire gelip bir file birakildi, birine bedava hazine arsasi verildi, biri gecekondu yapti gorulmedi, birine devlet bankasindan kredi verildi, biri vergi kacirdi, biri sigorta odemedi, biri polise rusvet verdi, biri ceza aldi gidip parayi odemedi, insanlar gunluk vurgunlar ve onune atilan kemiklerle mesgul oldu, sermaya ozellestirme ve arsa rantlari ile deveyi hamudu ile goturmeye devam etti, umre moda oldu, icki istemek ayip oldu, hosgoru dendi, mahalle baskisi uygulandi….

Turkiyenin ipini ucunu elinde tutmak icin Anayasamiz silah zoruyla hazirlatildi, saka degil , hazirlayandan sn, Prof. Sener alkoy’a sorun lutfen, sungulerin bir kismi bize digerleri disari yonlendirilmisti diye alay ederdi.. Bu anayasa ile 50 sene bu ulkeyi idare ederiz cunku bu anayasa ile nasilsa ulkeye demokrasi gelmez demisler o yuzden ipin ucu hep zincirleme baska guclerin elinde olmus halkin eline bu ipin ucu hic gecmemistir .

Bagimsiz Turkiye cumhuriyetini saglamak, halka bu ipin ucunu birakmak icin anayasadan baslamak uzere bir radikal reform paketini halk takip edecek, Ak parti mukemmel bir secim beyani vermisti orada cozumler vardi, hos niyet Padisahin ipin ucunu halka vermesi olursa , bunun cozumunu ulkede bulabilecek yuzlerce insan vardir, ezbere neler yapilmasi gerektigini hemen soyler, halkin icinde, mecliste ve siyasetle ugrasan insanlar icindede % 99.9 una sorsan cozumu bilmez bilir kisi diye ortada dolasir, bence sorun demokratik diktatorler ipin ucunu vereceklermi ?yoksa ipin ucu kendilerinde sanip kendi kendilerini kandirmaya devam edeceklermi..?


Ilerdeki gunlerde ipin ucunun kendi elinde olmadigini gorup daha buyuk yetkiler alarak daha baskici rejmler uygulayip kuvvetler ayriligi yerine tek adam modeline geri doneceklermi bunu yasayarak gorecegiz.. 

Bu ipin ucunu ya Demokrasi paketini yaparak ,halka verirsin ve kahraman olursun, yada bu ipin ucunu elinden alirlar rezil olursun… Apo dedigin ipin ucunu kendinde tutmak isteyen , kendini affettirmek icin , dagdaki masum insani kullanan,koca koca adamlari mecliste kaliplarina uygun hareket ettirmeyen adamdir.. Silah gucu ile haklarimizi aliriz mantigi yerine , Kurt-Turk ayirimi yoktur, Demokrasi tum turk halkina lazimdir diyerek ortaya tam bir Demokratiklesme paketinin cikmasi lazimdir..

Kucuk kucuk detaylar yerine , cope atilmasi gereken bir anayasa, cope atilmasi gereken bir siyasi partiler kanunu, ehil ve bagimsiz hale getirilmesi gereken yargi ve denetim kurumu, bagimsiz hale getirilmesi gereken Medya kurumu ...


Bunlar olmadan biz hep ipin ucunu tuttuklarini sananlarin kayiga bindirilmesini izleriz ama esas kayiga bindirilen halktir, kendisi bir kayiga bindirilmis, kaybeden halktir ama kendisinin kaybettigini bile bilmeden ipin ucu kimin elinde diye komplo teorileri uretir, kardesim dagin arkasinda umut arama , iste burada ipin ucu kimin elinde dilimiz dondugunce anlattik, canim kardesim  sende ipin ucunu eline gecir…

Karar senin … Kendi dusen aglamaz, sonra gelipte dert yanma, benden soylemesi….!
Ipin ucunu birilerinin eline verdiginde basina neler geldi gordun, ipi siki tut birakma.. !!

Sevgi, saygi ve selam ile

Mujdat guler

guler1@aol.com

Amerika’da rakamlar insani urkutuyor….!

Degerli Arkadaslar
Bu blogta Temmuz ayinda “amerika nereye kosuyor ” diye genel bir degerlendirme yapmistik.. Bu hafta aciklanan veriler yayinlandi 26 yil sonra en fazla issizlik orani yakalandi , 263.000 kisi daha issizler ordusuna katildi, evini kaybedenlerin sayisi her gun artiyor…

 Okullar yeni acildi sadece 2.5 milyon nufusu olan bizim sehrimizde 41.286 cocugun evi yok ve sokaktan okula gidiyor..

Bunlar korkutucu rakamlar , dunyada gelir dagilimindaki dengenin saglanmasi icin demokrasinin gelismesi , saydamligin artmasi, denetimin bagimsiz olmasi , vergi kanunlarinda degisiklik gerekiyor.. Verginin yukunu genellikle dunyada tuketiciler ve bordro mahkumlari tasiyor..

Kaynaginda kesilen vergiler disinda , beyan usulune gore odenmesi gereken vergiler cok az ve ustelik vergi gelirleride dogru sekilde kullanilmiyor , dolayisi ile toplanan vergiler issizlik sorunlarina care olmuyor..

Mutessebbis olmanin onune getirilen engeller dunyada insanlari tedirgin etti, ekonomilerin daha kotuye gitmesi sermayenin kabuguna cekilmesine neden oldu, hem uretim kanadinda gerileme var hemde yarin endisesi tuketimi azaltti… Sorun cozulmuyor ve global ekonomide dahada belirgin sekilde artiyor… Hukumetler ve finans piyasalari sorunun daha buyumemesi icin dengeli hareket ederek pisligin ustunu bilincli bir sekilde ortuyor onlara kizmamak lazim ve yapilanlari takdir etmek lazim , evet hukumetler ve finans piyasasi sorunun dahada buyumemesi icin olumlu ruzgarlar estiriyor, ama sokaklarda gezen insanlar sorunu yasiyor, her kose basinda yatan homeless’ler, cikan ekonomik veriler sorunun bitmedigini ve bitmesi icin Radikal reformlarin alinmasini hatirlatiyor..

Issizlik dunya barisini tehdit ediyor, ulkelerin ic huzurunu tehdit ediyor, suc oranlari artiyor ve insanlar tedirgin oluyor ama bu sorunun cozumu icin harcanmasi gereken , uretime ayrilmasi gereken kaynaklar , sucla mucadele icin yeni hapishanelerin acilmasina, uyusturucu ile mucadeleye, beyaz kadin ticaretinin engellenmesine , adliye saraylarinin buyutulmesine , issiz kalan insanlara bedava yer ve as verilmesine kayiyor, dunya hala sorunun cozulmesi icin gerekenleri yapmamaya direniyor..

Sermaye siyaseti ve medyayi ele gecirecegim derdinde, Medya siyasati ele gecirecegim derdinde, guc savaslari farkinda olmadan Demokrasinin dibine dinamit koyuyor insanlar demokrasi dogru uygulanmadigi icin cozumler baska rejimlerde arayacak hale geliyor, gercek uygulanacak demokrasi bu sorunlarin tek cozumu olarak ufukta bir nokta gibi duruyor…

Sevgi, saygi ve selam ile

Mujdat guler

Turk -Amerikan iliskilerinde oncelikler….!!!!

Degerli Arkadaslar,

Clinton zamaninda Baskan hem dunyaya hemde Turklere guven vermis ve Turklerin gozunde Amerikalilarin guveni artmistir..Bush zamaninda % 8’e inen guven orani bugunlerde Obama ile % 12’lere ilerlemis olsada bu cok dusuk bir orandir..
Bu acidan oncelikleri siralarsak

1. Turk halkinin guvenini tekrar kazanmak
——————————————
Turk amerikan iliskilerinde oncelik Turk halkina, Turk is adamina, Turk girisimcisine once Amerikayi iyi tanitmaktir , iyi taniyan insanlar Amerikayi sevecektir cunku bu insanlar esasinda cok iyi , cok sevecen ve hepsi insan dostu ve Turklere karsi hic bir onyargisi olmayan insanlardir.. Turk halkida Amerikaya karsi on yargisindan kurtulup onlari iyi tanimak icin daha cok temas halinde olmalidir.

2. Ekonomik iliskilerin gelistirilmesi….!
———————————————–
Nitelikli sanayi bolgeleri projesinden hic vazgecmeden muntazam projede kapilar kapansada hic vazgecmeden israrci olunmalidir. Bu donemdede Amerikanin her tarafinin nitelikli sanayi bolge oldugu unutulmayip , dalindan dusmus elmalari toplayip, kriz doneminde amerikada sanayi sirketlerini satin alma atagina girisilmelidir..

3. Amerika ile dis ticarette eksi olan rakamlari artiya cikarmak ..
————————————————————————

Amerikanin en onemli pazar olduguna karar verip , bu ulkeye mal satmayi, bu ulkede fabrika almayi, bu ulkede insaat yatirimlari yapmayi, bu ulke ile ortak turizm- enerji yatirimlari yapip her iki ulke arasinda insanlarin daha cok seyahet etmesini ozendirecek tedbirleri almamiz gerekiyor..

8 milyar dolar dis ticarette acik veriyoruz, yaklasik 2 milyar dolar egitimde acik veriyoruz, turizm’dede 1 milyar dolar acik verdigimiz dusunulurse amerika’ya karsi verdigimiz acik 11 milyar dolar civarindadir bu acigi once kapatip sonrada artiya gectigimde dis ticaretimize baktigimizda 11 milyar dolarlik bir artisin bugunku rakamlarla % 10 civarinda oldugunu goruruz ..

Tanitimi cok iyi yapan turkler var ornegin Mehmet oz’un bu yaz Oprah’i getirmesi buyuk sukse yapmistir televizyonlarda bunun etkisini bu kis gormemiz mumkun olacaktir..

4. Hangi alanlarda ortak isbirliginin gelistirilebilecegi saptanmalidir.
————————————————————————–
Bu alanlari tabiki uzman kisiler tayin edecektir , gerek ulkemizde 35 senelik sanayi, ticaret ve insaat sektorundeki tecrubelerimiz gerekse 15 yildir Amerika’daki tecrubelerime  gore en onemli dort alan alan
a. Enerji
b. Sanayi, Taahhut ve Yatirim isbirligi
c. Medical
d. Teknolojide is birligidir

Enerji alaninda isbirliginde basarili isler yapilmaktadir.. Bu biraz daha gelistirilebilir..
Taahhut islerinde yillardir isbirligi yapilmaktadir ve Turk muteahhitlerinin bu alandaki basarilarinin altinda yatan amerikalilarla olan gelismedir..
Yatirim alanindada onemli gelismeler yasanmistir ancak son iki dala yeteri kadar onem verilmemistir bana gore en buyuk beraberlik bu alanda olmalidir..
Turkiye estetikde, gozde, diste hem ucuz hem kaliteli hizmet vermekte amerikada biomedical, kanser ve kalp konusunda cok ileri her iki ulke musterek bir saglik programi gelistirmeli ve bu alanda ortak hareket politikalari uretmelidir..

Bu isbirliktelik Amerika ve Turkiyede musterek yatirimlar veya yapilmis yatirimlarda Turk doktorlarin yer almasi ile cok onemli yerlere gelebilecektir..

Teknoloji alaninda Amerika dunyanin en buyuk ureticisi ve en buyuk ihracaatcisidir, Turkiye ise yetismis nufusu ile onemli bir hammadde ve cok onemli tasaron ureticidir . Teknoloji alaninda cocuklarimizi once Amerikan universitelerindeki Resarch parklarda is hayatina sokmali ve bu alanlarda insaat, yatirim ve projelerde turk muteahhitleride yer almalidir, bu yerler bizim “Innovation “kavramimizin gelismesine sebep olacaktir..

Ortak projeler gelistirebilen ABD -TR hem siyasette hem guclu ordulari hemde teknoloji, ticaret ve sanayide yaptiklari isbirligi ile model ortak olabilirler, bugun yaptiklari karanlikta goz kirpma ve zoraki beraberliklerdir, sonucta tabani halka dayanmayan beraberliklerin omru uzun olmaz, tepeden gelme emirlerle kurulan , tabana yansimamis beraberlikler uzun omurlu olmadigi gibi aynen birinci dunya savasindaki gibi karsi karsiya gelebilen ulkeler bile olabilir, stratejik ortaklik ne yazikki sozdedir, Nato ve BM beraberliklerini percinlemenin yolu model ortakligi saglayacak ticaret-turizm ve projelerde ortakliklar iki ulkeye buyuk yarar saglayacaktir. ABD Turkiyesiz, Turkiye ABD’siz olmaz …

Sevgi, saygi ve selam ile
Mujdat guler

www.novagroupusa.com